Bugün gerçekten çok üzüntülüyüm.Gerek şehitlerimiz gerekse yaşanan sel felaketinde ölen vatandaşları ve bağrı yanan aileleri düşünüyorum ve elimden gelen sadece acılarını paylaşmak...
Bugünkü Hürriyet'te Yılmaz Özdil'in yazısını paylaşıyorum sizlerle.Söze ne hacet...
Sen İstanbulsun büyük düşün!
Hafıza-i beşer nisyan ile malüldür.
Akılda tutması zor bir cümle.
*
İnsan hafızası özürlüdür çünkü.
*
Bakın “görülmemiş afet” diyorlar.
Görüldü halbuki.
Hem de “görülmemiş” diyen basınımızın burnunun dibinde...
Basın Ekspres Yolu’nda görüldü.
*
Aynı yer, aynı dere.
1995’ti sene.
*
Kimdi belediye başkanı?
Şimdiki Başbakan.
Kimdi İSKİ müdürü?
Şimdiki Çevre Bakanı.
Asfaltta kayıkla geziyoruz...
Kimdi kayık müdürü o günkü?
Ulaştırma Bakanı bugünkü.
*
15 senedir İstanbul’u...
7 senedir ülkeyi yönetiyorlar.
Depremde, evden çık!
Karda, evden çıkma!
Yağmurda, üst kata çık!
Gözleri var görmezler, diyor ya...
Görülemiyor hâlâ.
*
8 artı 2 şehide gelince...
O görülmemiş değil.
Sıradan.
O nedenle birinci sayfalarda pek “görülmez” basınımız tarafından.
Kaynak:Yazı ve Görseller:Hürriyet
4 yorum:
YILMAZ ÖZDİL yine neden güzel dile getirmiş. anlayanlara tabiki...keşke halkımız biraz duyarlı biraz gözlerini açabilseler, keşke keşke keşke...çok geç kaldık gibi geliyor..
çok acı. biloğumda da yazdığım gibi bu ekabirler anca yara sarmayı bilior? yara oluşurken nerede ne yapıolar bilinmiorr
Doğru söyleyen dokuz köyden de kovulurda ondan.
:(
Yorum Gönder